Online-Bilgi Yardımı
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Online-Bilgi Yardımı

Online-Bilgi | Uzun Soluklu Paylaşım
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 ****** ve Türk Kadını

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Teorim
Forum Admin
Teorim


Mesaj Sayısı : 540
Kayıt tarihi : 02/04/10
Nerden : Türkiye

Atatürk ve Türk Kadını Empty
MesajKonu: ****** ve Türk Kadını   Atatürk ve Türk Kadını Icon_minitimeC.tesi Mayıs 22, 2010 5:03 pm

Türk kadınları olarak
mücadelemizin bugün hâlâ sürmek zorunda olduğunu hatırlamak için...


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]








"Dünyada hiçbir milletin kadını, ben Anadolu kadınından fazla
çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte, Anadolu kadını kadar
emek verdim diymez. Erkeklerden kurduğumuz ordumuzun hayat kaynaklarını
kadınlarımız işletmiştir. Çift süren, tarlayı eken, kağnısı ve
kucağındaki yavrusu ile yağmur demeyip, kış demeyip cephenin
ihtiyaçlarını taşıyan hep onlar, hep o yüce, o fedakar, o ilahi Anadolu
kadını olmuştur. Bundan ötürü hepimiz bu büyük ruhlu ve büyük duygulu
kadınlarımızı, şükranla ve minnetle sonsuza kadar aziz ve kutsal
bilelim."

30 Mart 1923 Vakit Gazetesi...




[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]





















Şubat 1923...

"Bizim sosyal toplumumuzun başarısızlığının sebebi, kadınlarımıza karşı
gösterdiğimiz ilgisizlikten ileri gelmektedir. Yaşamak demek faaliyet
demektir. Bundan dolayı bir sosyal toplumun bir organı faaliyette
bulunurken diğer bir organı işlemezse o sosyal toplum felçlidir."








[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


"İnsan topluluğu kadın ve
erkek denilen iki cins insandan oluşur. Kabil midir bu kütlenin bir
parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünü
ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki bir cismin yarısı toprağa bağlı
kaldıkça, öteki yarısı göklere yükselebilsin?"

1 Eylül 1925 İkdam Gazetesi





[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


"Bazı yerlerde kadınlar görüyorum ki, başında bir bez, peştemal veya
buna benzer birşeyler asararak yüzünü, gözünü gizler ve yanında geçen
erkeklere karşı arkasını çevirir veya yere oturarak yumulur. Bu tavrın
manası neye delalet eder? Medeni bir millet anası, bir millet kızı için
bu garip şekiller, bu vahşi vaziyet nedir? Bu hal milleti çok gülünç
gösterir ve derhal düzeltilmesi lazımdır."

1925 İnebolu gezisinde örtünen kadınlarla ilgili...





"Onlar yüzlerini cihana göstersinler ve gözleri ile cihanı dikkatle
görebilsinler. Bunda korkulacak birsey yoktur..."

18 Nisan 1935 İstanbul'da toplanan
"Milletlerarası İlk Kadın Kongresi"...


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

"Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken
alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok, ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek
faziletle süslenip donanmaktır. Ben muhterem hanımlarımızın Avrupa
kadınlarının aşağısında kalmayacak, aksine pek çok yönden onların üstüne
çıkacak şekilde ışıkla, bilgi ve kültürle donanacaklarından asla şüphe
etmeyen ve buna kesinlikle emin olanlardanım."




[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


1935 yılında Türk Kadını'na seçme ve seçilme hakkı tanınması vesilesi
ile...


"Bu karar Turk kadınına sosyal ve siyasal
hayatta bütün milletlerin üstünde yer vermiştir. Çarşaf içinde, peçe
altında ve kafes arkasındaki Türk kadınını artık tarihlerde aramak lazım
gelecektir. Türk kadını, evdeki medeni konumunu yetki ile işgal etmiş,
iş hayatının her aşamasında başarılar göstermiştir. Siyasi hayatla,
Belediye seçimleriyle tecrübe kazanan Türk kadını bu sefer de
milletvekili seçme seçilme suretiyle haklarının en büyüğünü elde etmiş
bulunuyor. Medeni memleketlerin bir çoğunda, kadından esirgenen bu hak,
bugün Türk kadınının elindedir ve onu yetki ve lihakatle kullanacaktır."









[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]



Alıntılar: Amiral(e) Çetinkaya APATAY - ****** Türkiye’sinin Türk
Kadınına Kazancı Kitap Ticaret A.Ş. 1996

[center][Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


[/center]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Teorim
Forum Admin
Teorim


Mesaj Sayısı : 540
Kayıt tarihi : 02/04/10
Nerden : Türkiye

Atatürk ve Türk Kadını Empty
MesajKonu: Geri: ****** ve Türk Kadını   Atatürk ve Türk Kadını Icon_minitimeC.tesi Mayıs 22, 2010 5:03 pm

TÜRK KADINLARI VE ATATÜRK



* Kadın meselesinde cesur olalım. Kuruntuyu
bırakalım... açılsınlar, onların zihinlerini ciddi ilimler ve fen ile
süsleyelim. Namusu, bilimsel ve sağlıklı bir şekilde açıklayalım. Şeref
ve gurur sahibi olmalarına birinci derecede önem verelim. Sonraki
kişisel ilişkilere gelince, karakter ve ahlakımıza uygun eş arayalım ve
onunla evlenme şartlarını açık ve kesin olarak kararlaştıralım. Ona
uymakta kusur edince onun gereğini yapalım. Kadın da böyle hareket
etsin... ( 1918 )

* Bizce: Türkiye Cumhuriyeti anlamınca kadın; bütün Türk tarihinde
olduğu gibi bugün de en saygın yerde, her şeyin üstünde yüksek ve
şerefli bir varlıktır.
(Perihan Naci Eldeniz, TTK Belleten, Cilt:XX, Sayı 80 , 1956)

* Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir milletinde, Anadolu köylü kadınından
daha fazla çalışan bir kadından bahsetmenin imkânı yoktur ve dünyada
hiçbir milletin kadını "Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım,
milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar gayret
gösterdim" diyemez. ( 1923 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Kadınlarımızın her millette olduğu gibi, bizim milletimiz için de ne
kadar yüksek önemi olduğunu söylemeye lüzum yoktur. Bizim milletimizde
kadın eskiden bu önemi hakikaten en yüksek derecede kazanmıştır. Büyük
atalarımız ve onların anaları tarihin, olayların şahitliği ile
ispatlanmıştır ki, gerçekten yüksek faziletler göstermişlerdir. Burada
birçok noktalardan sayabileceğimiz o faziletlerin en büyüğü ve en
önemlisi kıymetli evlatlar yetiştirmeleriydi. Gerçekten Türk Milleti'nin
bütün dünyada, yalnız Asya'da değil Avrupa'da bile büyük ezici gücünü
göstermiş olması, görkemli savaşlar yapmış bulunması, hep böyle kıymetli
ataların faziletli evlatlar yetiştirmesi ve daha beşikten çocuklarının
ruhuna mertlik ve fazilet aşılaması sayesinde olmuştur. Şunu söylemek
istiyorum ki, kadınlarımızın umumî vazifelerde üzerlerine düşen
hisselerden başka kendileri için en önemli, en hayırlı, en faziletli bir
vazifeleri de iyi anne olmaktır. Zaman ilerledikçe, ilim geliştikçe,
medeniyet dev adımlarıyla yürüdükçe, hayatın, asrın bugünkü gereklerine
göre evlat yetiştirmenin güçlüklerini biliyoruz. Anaların, bugünkü
evlatlarına vereceği terbiye eski devirlerdeki gibi basit değildir.
Bugünün anaları için gerekli özellikler taşıyan evlat yetiştirmek,
evlatlarını bugünkü hayat için faal bir uzun haline koymak, pek çok
yüksek özelliği şahıslarında taşımalarına bağlıdır. Bu sebeple
kadınlarımız hatta erkeklerden daha çok aydın, daha çok feyizli, daha
fazla bilgili olmaya mecburdurlar. Eğer hakikaten milletin anası olmak
istiyorlarsa böyle olmalıdırlar. ( 1923 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Belki erkeklerimiz memleketi istila eden düşmana karşı süngüleriyle,
düşmanın süngülerine göğüslerini germekle düşman karşısında varlıklarını
ispat ettiler. Fakat erkeklerimizin meydana getirdiği ordunun hayat
kaynaklarını kadınlarımız işletmiştir. Memleketinvaroluş sebeplerini
hazırlayan kadınlarımız olmuş ve kadınlarımız olmaktadır. Kimse inkâr
edemez ki, bu harpte ve ondan önceki harplerde milletin yaşama gücünü
ayakta tutan hep kadınlarımızdır. ( 1923 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Bir toplum, bir millet erkek ve kadın denilen iki cins insandan
oluşur. Mümkün müdür ki, bir kitlenin br parçasını ilerletelim. Diğerini
görmezlikten gelelim de kitlenin tümü ilerlemeye imkân bulabilsin?
Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı
kaldıkça diğer kısmı göklere yükselebilsin? Şüphe yok, ilerleme
adımları, dediğim gibi iki cins tarafından beraber, arkadaşça atılmak ve
ilerleme ve yenileşme sahasına birlikte kesin aşamlar yaptırmak
lâzımdır. Böyle olursa inkılâp başarılı olur. Memnuniyetle görmekteyiz
ki, bugünkü gidişimiz gerçek ihtiyaçlara yaklaşmaktadır. Her halde daha
cesur olmak lüzumu açıktır. ( 1925 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Bu millet, esas terbiyesini aileden almaktadır. Türk Milleti öyle
analara sahiptir ki her devrin büyük adamlarını bu analar
yetiştirmiştir. Türk kadını daha yüksek nesiller yetiştirmeye
kabiliyetlidir.
(Enver Benhan Şapolyo, Kemal ****** ve Milli Mücadele Tarihi,
1958)

* Türk kadını dünyanın en aydın, en faziletli ve en ağır kadını
olmalıdır. Ağır sıklette değil; ahlakta, fazilette ağır, ağırbaşlı bir
kadın olmalıdır. Türk kadınının vazifesi, Türk'ü zihniyetiyle,
bazusiyle, azmiyle koruma ve müdafaaya gücü yeter nesiller
yetiştirmektir. Milletin kaynağı, sosyal hayatın esası olan kadın, ancak
faziletli olursa görevini yerinde getirebilir. Her halde kadın çok
yüksek olmalıdır. ( 1925 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Daha esenlikle, daha dürüst olarak yürüyeceğimiz yol vardır. Büyük
Türk kadınını çalışmamıza ortak yapmak, hayatımızı onunla birlikte
yürütmek, Türk kadınını ilmi, ahlâki, sosyal, ekonomik hayatta erkeğin
ortağı, arkadaşı, yardımcısı ve destekleyicisi yapmak yoludur. ( 1923 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Bundan sonra Türk ırkı, kadınlarını, erkeklerinin yapmaya zorunlu
olduğu askerlik vazifesi dahil, bütün hizmetlere ortak ederse,
Etiler'de, İskitler'de, Amazonlar'da olduğu gibi kendi ırkından
başkalarının hiçbir yardımına muhtaç olmaksızın büyük milli ideallerine
başlı başına ve bağımsız olarak yürümek kabiliyetini kazanabilir.
(Belleten, Cilt:XX, Sayı 80, 1956, TTK)

* Türkiye Cumhuriyeti'nin esas düşüncesi kadınları değil, erkekleri
bile, savaş meydanına götürmemektir. Fakat Türk Ulusu'nun yüksek
varlığına, hangi taraftan olursa olsun, ilişildiği zaman, işte o vakit
Türk kadınları Türk erkeklerinin bulunduğu her yerde hazır ve faal
olacaklardır. Bu, insanlığın yüksek huzuru, sükûnu ve dünya insanlığı
için lazım bir ödev olduğundandır ki, Türk kadını bunu yapacaktır ve
yapagelmektedir ve yapar.
(Belleten, Cilt:XX, Sayı 80, 1956, TTK)

* Siyasi ve sosyal hakların kadın tarafından kullanılmasının,
insanlığın mutluluğu ve prestiji açısından çok gerekli olduğuna eminim. (
1935 )
(Ayın Tarihi, Sayı:17, 1935)

* Bir toplum, cinslerden yalnız birinin çağdaş gerekleri kazanmasıyla
yetinirse, o toplum yarı yarıya güçsüz kalmış demektir. Bir millet
ilerlemek ve medenileşmek isterse özellikle bu noktayı esas olarak kabul
etmek zorundadır... İnsanlar dünyaya alın yazılarındaki kadar yaşamak
için gelmişlerdir. Yaşamak demek faaliyet demektir. Bu nedenle bir
toplumun bir organı faaliyette bulunurken, diğer bir organı hareketsiz
kalırsa o toplum felçlidir. Bir toplumun hayatta çalışması ve başarılı
olması için, çalışmanın ve başarılı olabilmenin bağlı olduğu bütün sebep
ve şartları kabullenmesi gerekir. Bunun için, bizim toplumumuzda ilim
ve fen lâzım ise bunları aynı derecede hem erkek ve hem de
kadınlarımızın kazanmaları lâzımdır. Bilinmektedir ki, her safhada
olduğu gibi toplum hayatında da iş bölümü vardır. Bu genel iş bölümü
arasında kadınlar kendilerine ait olan vazifeleri yapacakları gibi, aynı
zamanda toplumun refahı, mutluluğu için çok gerekli olan genel çalışma
hayatına da gireceklerdir. Kadının ev işleri çok küçük ve önemsiz bir
vazifedir. ( 1923 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Kadının en büyük vazifesi analıktır. İlk terbiye verilen yerin ana
kucağı olduğu düşünülürse bu vazifenin önemi gerekli şekilde anlaşılır.
Milletimiz kuvvetli bir millet olmaya kesin karar vermiştir. Bugünün
ihtiyaçlarından biri de kadınlarımızın her hususta yükselmelerini
sağlamaktır. Bundan dolayı kadınlarımız da bilgin ve bilgili olacaklar
ve erkeklerin geçtikleri bütün öğrenim aşamalarından geçeceklerdir.
Sonra kadınlar toplum hayatında erkeklerle beraber yürüyerek birbirinin
yardımcısı ve destekleyicisi olacaklardır. ( 1923 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Bir toplum aynı gayeye bütün kadınları ve erkekleriyle beraber
yürümezse ilerlemesine ve medenileşmesine teknik bakımdan imkân, ilmi
bakımdan da ihtimal yoktur. ( 1923 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Bizim dinimiz hiçbir zaman kadınların erkeklerden geri kalmasını
istememiştir. Allah'ın emrettiği şey, Müslüman erkek ve kadın beraber
olarak ilim ve irfan kazanmasıdır. Kadın ve erkek bu ilim ve irfanı
aramak ve nerede bulursa oraya gitmek ve ona sahip olmak
mecburiyetindedir. İslâm ve Türk tarihi incelenirse görülür ki, bugün
kendimizi bin türlü kayıtlarla bağlı zannettiğimiz şeyler yoktur. Türk
toplum hayatında kadınlar ilim ve irfan bakımından ve diğer hususlarda
erkeklerden kesinlikle geri kalmamışlardır. Belki daha ileri
gitmişlerdir. ( 1923 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Şuna inanmak lâzımdır ki, dünya yüzünde gördüğümüz herşey kadının
eseridir. ( 1923 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Kadınlık meselesinde şekil ve dış görünüş ikinci derecededir. Asıl
mücadele sahası, kadınlarımız için şekilde ve kıyafette başarıdan çok,
asıl başarı olunması gereken saha nur ile, irfan ile, gerçek fazilet ile
donatılmasıdır. ( 1923 )
(******'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)

* Öyle memleket bölgeleri geçtik ki, orada kadınlar erkeklerden daha
çok sabana yapışmış, elinde çapası ile Türk'ün verimli topraklarını
zenginleştirmeye çalışıyor, toprağı seviyor, ona gönülden bağlıdır.
Bütün bu insanlar Türkiye Cumhuriyeti zengin, kuvvetli ve muhteşem olsun
diye kendi rızkının fazlasını seve seve, tereddütsüz, büyük bir
fedakârlıkla devlet hazinesine veriyor... ( 1937 )
(******'ün Tamim, Telgraf ve Beyannameleri)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
****** ve Türk Kadını
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» ******'ün Sözleri - Türk Ordusu - Türk Askeri - Vatan Savunması
» ******'ün Türk tanımı
» ****** Ve Türk Ordusu
» ATATÜRK’TEN Türk ulusuna uyarı
» ATATÜRK’ÜN telgraflarında Türk dili

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Online-Bilgi Yardımı :: Kültür - Sanat - Tarih - Biyografi - Şiir :: ****** Köşesi-
Buraya geçin: